Antep fıstığı ağaçları Nisan ayının ilk yarısında çiçek açmaktadır. Bu dönemde olabilecek düşük sıcaklıklar, ağaçların ileriki aşamada
küçükmeyve dökümüne neden olmaktadır. Antep fıstıkları, bitkinin gelişmesi, meyve içinin tam olarak dolması ve olgunlaşma için, uzun bir
vejetasyon süresi ile birlikte yüksek sıcaklığa ihtiyaç duymaktadır. Sıcaklık toplamının yetersiz olduğu yıllarda ve bölgelerde, meyveler
içlerini tam dolduramamakta, çıtlama oranı ve çıtlama aralığı az olmakta, dış kabuk sert kabuktan zor ayrılmaktadır. Antepfıstığı yazları
uzun, sıcak, kurak ve kışları nispeten soğuk olan bölgelerde ekonomik olarak yetişebilmektedir. Yaz aylarında meyvenin gelişmesi ve
olgunlaşması için oldukça fazla ve uzun süre yüksek sıcaklık, kış aylarında ise belli süre düşük sıcaklığa ihtiyaç gösterir.
Kış soğuklarının -15 derece ve daha fazla düşme ihtimalinin olduğu alanlarda meyve gözleri zarar görür.
Çiçeklenme döneminde uzun süre devam eden serin ve yağışlı hava erkek ağaçların çiçek tozlarının yayılmasını olumsuz etkilemektedir.
Antep fıstığı nispeten derin, süzek, tınlı ve kısmen kireçli toprakları sevmektedir. Karakter olarak kurak şartlarda yetişebilen
bir meyve türüdür. Antep fıstığı yetiştiriciliği için, Araziye kaç metre dikim aralığı verilecekse enine ve boyuna olarak
çizilir. Çizgilerin birbirlerini kestikleri yerler çukurların açılacakları noktalardır. Antep fıstığı çöğür anacı ile kurulan
tesislerde sıra arası ve sıra üzeri mesafeleri kıraç yerlerde 10-12 metre taban arazilerde ise 8-10 metre olmalıdır.
Antep fıstığı yetiştiriciliğinde, açılacak çukurların geniş ve derin olması, kök aksamlarının gelişebilmesi için önemlidir.
En uygun fidan çukuru boyutları 50 x 50 x 50 cm. ebadında olmalıdır.
BİTKİ BESİN NOKSANLIĞI OLMASINI BEKLEMEYİN
Besin elementi eksikliği görülen bitkiler daha az dirençlidir ve çeşitli hastalıklara karşı daha duyarlıdır.
Bitki besin noksanlığı görülmeden, düzenli bitki besleme yapınız. Her sene toprak analizlerinizi yaptırın.
Aşağıdaki noksanlıklar görüldüğünde, “ARAMAKTAN ÇEKİNMEYİN”
Bahçenize en uygun gübreyi seçmenize yardımcı olalım.
Noksanlıkların önüne geçmek için, ilk yapraklar serçe gagası kadar olduğundan itibaren düzenli gübre kullanınız.
Noksanlıklar yaprakta görüldüğü anda müdahale edilirse noksanlık düzelebilir, noksanlık meyveye geçtiğinde geriye dönüş yoktur.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE DEMİR NOKSANLIĞI
Iron deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Antep fıstığı ağaçlarındaki demir noksanlığı, kök demir alımında eşzamanlı bir
kısıtlama meydana geldiğinde yeni büyümede ifade edilir. Demirin emiliminin
ağaçların büyüyen kök uçlarıyla sınırlı olduğu gösterilmiştir ve bu nedenle
sağlıklı kökler önemlidir.
Kök büyümesinde, nemli oksijen tükenmiş toprak
koşulları gibi herhangi bir kısıtlama, alımın azalmasına neden olacaktır. Özellikle ıslak koşullarda demir noksanlığı belirtileri görülme olasılığı yüksektir.
Toprakların pH'ını yükseltmek için uygulanan aşırı kireç de demir noksanlığına neden olabilir.
“Kireç kaynaklı demir klorozu” terimi, yüksek toprak pH koşullarında yetişen ağaçlarda semptomlar için sıklıkla kullanılır.
Demir noksanlığıni yönetmenin en iyi yolu sulama ve toprak pH'ını yönetmektir.
pH analizini mutlaka yaptırın, pH yı düzenlemeden gübreleme yapmayın, teknik ekibimizi ARAMAKTAN ÇEKİNMEYİN.
Antep fıstığı ağaçlarındaki demir noksanlığı
Yoğun kış yağışlarından veya bahar sulamalarından kaynaklanan aşırı toprak nemi çoğunlukla geçici demir noksanlığının nedenidir.
Her baharda aşırı sulama uygulanırsa kronik demir noksanlığı oluşur ve üretim zarar görür.
Toprak pH'ının yüksek olduğu yerlerde
asit gübrelerinin, özellikle amonyum gübrelerinin kullanımı, toprak pH'ını düşürebilir, demir kullanılabilirliğini iyileştirebilir
ve noksanlık belirtilerini azaltabilir.
Bununla birlikte, pH çok düşük olursa diğer besin maddelerinin alımının kısıtlanabileceğini
unutmayın.
Demir, solunum ve nitratın azaltılmasında rol oynayan enzimlerin bir parçasıdır.
Demir noksanlığı, esas olarak çok yıllık
bitkilerde -narenciye, avokado, muz, asma, elma, armut, vb., Fotosentez, yavaş büyüme ve gelişme şeklinde yaprak klorozu şeklinde
kendini gösterir.
Demir noksanlığında en ince damarlar dahi yeşil kalarak bu damarlar arasındaki kısımlarda renk tamamıyla sarıya döner.
Geniş yapraklı bitkilerde yapraklar adeta sarı zemin üzerinde yeşil bir ağ manzarası gösterirler.
Noksanlığın çok şiddetli olduğu durumlarda, damarlar da sararır.
Demir noksanlığının çok tipik bir özelliği, yapraklar ne kadar genç ise belirtilerin o kadar şiddetli ve belirgin olmasıdır.
Diğer besin noksanlıklarından farklı olarak, demir noksanlığının bir tipik özelliği de, klorozlu yaprakların kolay kolay ölmeden
canlı kalmalarıdır.
Bununla birlikte noksanlık çok çok şiddetli ise yapraklarda ölme de görülebilir.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ÇİNKO NOKSANLIĞI
Zinc deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Antep fıstığı ağaçlarındaki çinko noksanlığı
Keskin bir çinko noksanlığı ile klorofil oluşumu bozulur, yaprakların benekli klorozu ortaya çıkar, yapraklar kırmızımsı bronz bir renk alır.
Çinko noksanlığı , bitki büyümesi sınırlı olduğunda ortaya çıkar çünkü bitki, yetiştirme ortamından bu temel mikro besini yeterli
miktarlarda alamaz.
Dünya genelinde mahsul ve meralarda en yaygın makro besin Noksanlıklerinden biridir ve mahsul üretiminde ve mahsul
kalitesinde büyük kayıplara neden olur.
Çinko, bitki büyümesi ve gelişimi için gerekli olduğu, ancak çok küçük miktarlarda gerekli
olduğu anlamına gelen temel bir mikro besindir.
Çinko gereksinimleri mahsuller arasında değişmekle birlikte, 20 ila 100 mg / kg
aralığındaki çinko yaprak konsantrasyonları (kuru madde bazında) çoğu mahsul
için yeterlidir.
Çinko uygulaması, alkali topraklarda çinko noksanlığını toprakta düzeltmeyebilir
çünkü çinko ilavesiyle bile bitki emilimi için kullanılamayabilir.
Antep fıstığında çinko noksanlığının tipik belirtisi, daralmış, küçülmüş yapraklar ve
Yaprakların rozetlenmesidir.
Yaprak yüzeyin de damar kenarları yeşil kalmak üzere, damar aralarında sari mozaik şeklinde lekeler oluşur.
Antep fıstığında çinko noksanlığının
Ağaçlarda
cüce yaprak ve bozuk yapraklar oluşur
Noksanlık çok şiddetli değilse sadece yaprakları etkiler, sürgün gelişimi normal devam eder.
Antep fıstığında çinko noksanlık şiddetli ise sürgün gelişimi tamamen durur.
Yapraklarda
kloroz, nekrotik lekeler görülür ve yapraklar bronzlaşır
Antep fıstığında çinko noksanlığının
Sürgünlerde meyve tomurcuğu sayısı azalır veya tamamen yok olur.
Bitkiler bodurlaşır küçülür
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE FOSFOR NOKSANLIĞI
Phosphorus deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Fosfor, nükleik asitlerin, nükleoproteinlerin, fosfolipidlerin, enzimlerin, vitaminlerin bir parçasıdır. Fosfor bitkilerin soğuk
direncini arttırır, gelişmelerini ve olgunlaşmasını hızlandırır, kök gelişimini iyileştirir, toprağa derin nüfuz etmesini sağlar,
bitkilerin besinlerle beslenmesini iyileştirir.
Fosfor noksanlığı köklerin, sürgünlerin ve yaprakların büyümesinde yavaşlamaya, zayıf çiçeklenmeye, yaprakların erken düşmesine ve
verimde azalmaya (ayrıca azot noksanlığına) yol açar. Yaprakların rengi koyu yeşil, mavimsi, donuktur. Yapraklar daha küçüktür,
gövdeden daha keskin bir açıyla ayrılır.
Antep fıstığında fosfor noksanlığı ağacın büyümesini yavaşlatır.
Yaprak sistemi koyu yeşil görünümlü, yaprak sapları ve genç sürgünler mor renklidir.
Antep fıstığında fosfor noksanlığında
Yaşlı yapraklarda bronzlaşır ve erken dökülür.
Lekeler şeklinde yaşlı yaprağın uç ve orta kısımlarında açık kahverengileşme şeklinde daha ileriki safhalarda tamamen yaprağı
kurutabilmektedir.
Toprakta fosforun çok büyük bir kısmi bitkilerin yararlanamayacağı formda bulunur.
Gerek inorganik gerekse organik fosfor bileşiklerinde bulunan fosfordan bitkilerin faydalanabilmesi için bunların parçalanarak fosforun,
fosfat anyonları haline dönüşmesi gerekmektedir.
Serbest halde bulunan fosfat anyonlarından bitkiler kolay yararlanmakla beraber, birçok toprak da fosfat anyonlarının serbest
halde kalabilmesi güçtür.
Gübrelerle verilen fosforun dahi büyük bölümü hızla bitkilerin faydalanamayacağı formlara dönüşebilmektedir.
Özellikle kireçli ve pH'i yüksek topraklarla, fazla derecede asit topraklarda bitkilerin fosfordan faydalanması zordur.
pH analizini mutlaka yaptırın.
Fosfor noksanlığı, fosfora daha çok ihtiyaç duyan genç bitkilerde yaşlı bitkilere göre daha erken fark edilir.
Ayrıca vejetasyon mevsiminin başlarında soğuk (ıslak) topraklarda da fosfor noksanlığı meydana gelebilmektedir.
Antep fıstığında fosfor noksanlığında en çok çiçek, meyve, tohum gibi generatif organlar zarar görür.
Fosfor noksanlığı olan bitkilerde büyüme geriler.
Antep fıstığında fosfor noksanlığı
Meyve ve ağaçlarda sürgün ve tomurcuk oluşumu azalır.
Fosfor fazlalığının bitkiler üzerindeki etkisi daha çok dolaylı şekilde meydana gelir.
Diğer taraftan fosfat iyonları toprakta sıkı bir şekilde tutulduğu için bitkiler tarafından fosfat iyonlarının
alınması zorlaşır. Birçok fosfatlar olmayan çözünür olarak su ile, standart sıcaklık ve basınçta. Sodyum, potasyum, rubidyum,
sezyum ve amonyum fosfatların tümü suda çözünürdür. Diğer fosfatların çoğu sadece çok az çözünür veya suda çözünmez. Kural olarak,
hidrojen ve dihidrojen fosfatlar, karşılık gelen fosfatlardan biraz daha fazla çözünürdür.
Dolayısıyla bitkilerde fosfor fazlalığı da sık rastlanan bir durum değildir.
Fosforun fazla olması durumunda çinko ve demir gibi mikro besin elementlerinin noksanlığı meydana gelirken kalsiyum, bor, bakır
ve mangan noksanlıkları da meydana gelebilmektedir
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE POTASYUM NOKSANLIĞI
Potassium deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Potasyum organik bileşiklerle kompleksler oluşturur. Metabolizmayı geliştirir, bitkilerin kuraklığa karşı direncini arttırır.
Yeterli potasyum içeriği ile yapraklarda, hücre özütünün ozmotik basıncını arttıran ve bitkilerin hafif donlara karşı direncini
arttıran birçok şeker oluşur.
Potasyum protein sentezi süreçlerinde, fotosentezde, enzimatik reaksiyonlarda çok önemlidir.
Potasyum noksanlığı yaprakların sararması ve daha sonra yaprak bıçağının bölümlerinin ölümü ile kendini gösterir. Tabakanın
kenarlarında bir kurutma dokusu kenarı görünür - bir kenar “yanma”. Şiddetli potasyum açlığı ile bitki kısa internodlarla
bodurlaşır, sürgünler zayıflar.
Antep fıstığında potasyum noksanlığının çok şiddetli olması halinde bu kısımlar siyaha döner, ölür; kuruyarak dökülür. yaprakların ucunda kirli kahverengi
nekrotik lekeler şeklinde görülmektedir.
Özellikle meyve ağaçlarında tipik olarak görülen noksanlık belirtilerinde, yaprak kenarlarının anlatılan şekilde renk değişikliği
gösterip ölmesine karşın, yaprağın geri kalan kısmı uzunca bir sure normal yeşil rengini ve görüntüsünü koruyabilmektedir.
Antep fıstığında potasyum noksanlığında yapraklarda kıvrılma ve kırmızımsı kahve lekelerle beliren belirtilere neden olur.
Sürgün uçlarında ölme, zayıf çiçek ölçümü ve normalden küçük meyveler olur.
Potasyum noksanlığı çeken bitkilerde turgor basıncı düşer ve su stresi olunca bitkiler gevşek dokulu bir hal alırlar.
Antep fıstığında potasyum noksanlığında
Kuraklığa ve dona karşı dayanıklılık zayıflar.
Aynı şekilde hastalık etmenlerine ve tuzlu toprak koşullarına karşı bitkiler çok daha duyarlı olurlar.
Bitki dokularında ve hücre organellerinde anormal gelişmeler görülür.
Antep fıstığında potasyum noksanlığında
Bitkide ksilem ve floem dokuların oluşumu geriler.
Dokularda ligninleşme azalır. Bunun sonucu olarak potasyum noksanlığında gövde zayıflar.
Potasyum bitkilerde birçok kalite unsurunu etkileyen bir besin elementidir.
Bu nedenle bitkilerde potasyum noksanlığı bitkinin özelliğine göre çeşitli kalite bozulmalarına yol açar.
Ürününü, meyve toplanmadan komisyonculara satan çiftçilerimiz: meyveyi büyütmek için SON POTASYUM uygulamasını komisyoncu yapsın
istiyorsunuz. Fakat komisyoncu maliyetten kaçmak için potasyum uygulamasını yapmıyor. Toprak ve ağaçlar sizin, potasyum
uygulanmadığı için gelecek sezonlardaki ağaç ve meyve sağlığını riske atıyorsunuz.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE AZOT NOKSANLIĞI
Nitrogen deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Azot, proteinlerin, klorofil, alkaloidler, Fosfolipidler (PL), fosfatidler ve diğer organik bileşiklerin bir parçasıdır.
Azot, tüm bitkiler için en önemli besindir.
Bitkilerde azot noksanlığı, bitki büyümesinde yavaşlamaya, erken yaprak dökülmesine ve tohum ve meyve veriminde
azalmaya yol açar.
Yaprakların rengi soluk yeşil, klorotik hale gelir.
Aksine, azot fazlalığı yoğun büyümeye neden olabilir, bitkilerdeki su içeriğini artırabilir ve olgunlaşmayı yavaşlatabilir.
Antep fıstığında azot noksanlığının ilk başlangıcında yapraklar açık kırmızı renk alırken ileri safhada
tamamen sararak erken dökülmektedir.
Antep fıstığında azot noksanlığında
Noksanlık belirtileri öncelikle yaşlı yapraklarda başlamakta, sürgünler kısalmakta ve yapraklar küçülmektedir.
Azot noksanlığı ağaçların büyüyememesine neden olur.
Donemdeki azot noksanlığı yaprakların açık yeşil renkli ve sarı olması ile kendini gösterir.
Sürgünler kısa, zayıf, ince olur ve ağacın değişik yerlerinde düzensiz bir şekilde sürgünlerde ölme görülür.
Antep fıstığında azot noksanlığında
Meyveler küçük, açık renkli, kalın kabuklu olur ve erken olgunlaşır.
Toprağı oluşturan materyalde azot bulunmadığı için, ayrıca atmosferden toprağa geçmiş olan azot da toprak da iyi bir şekilde depolanma kabiliyetinde olmadığı için,
toprakların azot içerikleri genellikle düşüktür.
Toprakta bulunan azotun ana deposu organik maddedir.
Organik maddeye bağlı bulunan azot ise bitkilerin hemen alabileceği durumda değildir.
Bununla beraber organik maddenin zamanla parçalanması neticesinde içinde bulunan azot dan bitkiler faydalanabilir.
Dünya topraklarının büyük bölümünde azot noksandır.
Özellikle organik madde miktarı çok düşük olan ülkemiz toprakları azot bakımından oldukça fakirdir.
Bu nedenle azotlu gübrelemeye sürekli olarak ihtiyaç duyulmaktadır.
Bazı bitki hastalıklarında azotun etkisi (Huber & Thompson, 2009)
The effect of nitrogen on some plant diseases (Huber & Thompson, 2009)
Bitki |
Hastalık |
Patojen |
Mısır, fıstık |
Aflatoksin |
Aspergillus flavus |
Tütün |
Siyah kök çürüklüğü |
Thielaviopsis basicola |
Çilek |
Siyah kök çürüklüğü |
Rhizoctonia fragariae |
Pirinç |
Çeltik yanıklık hastalığı |
Magnaporthe grisea |
Domates |
Kök ve kök boğazı çürüklüğü |
Fusarium oxysporum |
Üzüm |
Kurşuni küf |
Botrytis cinerea |
Marul |
Mantarımsı kök çürüklüğü |
Rhizomonas suberifaciens |
Patates |
Erken yanıklık hastalığı |
Alternaria solani |
Buğday |
Kök ve kök boğazı çürüklüğü |
Pseudocercosporella herpotrichoides |
Pamuk |
Yaprak leke hastalığı |
Alternaria macrospora |
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE BOR NOKSANLIĞI
Boron deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Bor noksanlığı, bitkilerde en çok görülen mikro besin noksanlığıdır. Dünya çapında en yaygın mikro besin noksanlığıdır ve
mahsul üretiminde ve mahsul kalitesinde büyük kayıplara neden olur.
Antep fıstığında bor noksanlığında vejetatif ve üreme gelişimini etkiler, hücre genişlemesinin engellenmesine, meristemin
ölümüne ve doğurganlığın azalmasına neden olur.
Bitkiler hem suda çözünür hem de çözünmez biçimde bor içerir. Sağlam bitkilerde suda çözünebilen bor miktarı, sağlanan bor miktarı
ile dalgalanma gösterirken çözünmeyen bor ise değişmez.
Bor noksanlığının görünümü, suda çözünmeyen borun azalması ile çakışmaktadır.
Çözünmeyen borun fonksiyonel form olduğu, çözünür borun ise fazlalığı temsil ettiği görülmektedir.
Bor, yüksek bitkilerin büyümesi için gereklidir. Elementin birincil işlevi bitkilerde hücre duvarına yapısal bütünlük sağlamaktır.
Diğer işlevler muhtemelen plazma zarının ve diğer metabolik yolların bakımını içerir.
Bor, oksidasyon ve fotosentez süreçlerini aktive eder.
Bor noksanlığı ile yapraklardan asimilatların hareketi bozulur ve fotosentez süreci yavaşlar, bitkilerin çiçeklenmesi ve gübrelenmesi
bozulur, boş çiçekler ortaya çıkar, bazen yumurtalıklar düşer.
Tohum verimi düşer.
Antep fıstığında bor noksanlığında öncelikle bitkilerin büyüme noktalarına zarar verdiği için bitkilerde büyüme çok yavaşlar.
Yapraklar ve dallar kolay kırılan, gevrek bir yapı alırlar.
Noksanlığın çok şiddetli olması halinde büyüme noktaları ölür ve büyüme tamamen durur.
Antep fıstığında bor noksanlığında
Çiçek meyve oluşumu engellenir, Yapraklar kıvrılır, kalınlaşır ve koyu mavi-yeşil bir renk alırlar.
Bor, oksidasyon ve fotosentez süreçlerini aktive eder.
Bor noksanlığı ile, yapraklardan asimilatların hareketi bozulur ve fotosentez süreci yavaşlar, bitkilerin çiçeklenmesi ve gübrelenmesi bozulur,
boş çiçekler ortaya çıkar, bazen yumurtalıklar düşer.
Tohum verimi düşer.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE MAGNEZYUM NOKSANLIĞI
Magnesium deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Magnezyum klorofilin bir parçasıdır, bir dizi enzimin çalışmasını aktive eder, fosfor değişimine katılır.
Birçok bitkide magnezyum noksanlığı, akut yaprakta besin noksanlığı ile birlikte damarlar arasında yaprak kenarının
klorozuna yol açar.
Magnezyum açlığı genellikle fizyolojik olarak asidik mineral gübreler kullanıldığında gözlenir, çünkü eylemleri altında özellikle
hafif kumlu topraklarda magnezyumun süzülmesi artar.
Antep fıstığında magnezyum noksanlığından özellikle fazla etkilenir.
Yaprakların damar aralarında kloroz görülür.
Renk açılmaları yaşlı yapraklarda, yaprak kenarlarından başlayarak yayılır.
Beyaz etli meyve veren ağaçların yapraklarında kırmızı renkli, sarı etli meyve veren çeşitlerin yapraklarında ise sarı renkli
lekeler oluşur.
Magnezyum noksanlığı, magnezyumun kolayca süzülüp atılabildiği kuvvetli asidik, hafif, kumlu topraklarda en sık görülen
bitkiye zarar veren bitki bozukluğudur.
Magnezyum, bitkilerin kuru maddesinin% 0,2-0,4'ünü oluşturan temel bir makro besin
maddesidir ve normal bitki büyümesi için gereklidir.
Genellikle gübrelerden kaynaklanan aşırı potasyum, magnezyum noksanlığınden kaynaklanan stresi, alüminyum
toksisitesini daha da artırır.
Magnezyum, klorofilin merkez atomunu oluşturduğu için fotosentezde önemli bir
role sahiptir.
Bu nedenle, yeterli miktarda magnezyum olmadan bitkiler, yaşlı
yapraklardaki klorofili parçalamaya başlar.
Magnezyum noksanlığı, aralarının ana
semptomu neden kloroz yaprakları mermer görünümü veren veya yeşil kalmak yaprak
damarları arasında sararma olur.
Magnezyumun hareketli yapısı nedeniyle, bitki
önce yaşlı yapraklardaki klorofili parçalayacak ve Magnezyumu daha fazla
fotosentetik ihtiyacı olan daha genç yapraklara taşıyacaktır.
Bu nedenle
magnezyum noksanlığının ilk belirtisi, Noksanlık ilerledikçe genç yapraklara
doğru ilerleyen yaşlı yaprakların klorozudur.
Antep fıstığında magnezyum noksanlığında Uzun süreli magnezyum noksanlığından sonra nekroz ve yaşlı yapraklarda dökülme meydana gelir.
Antep fıstığında magnezyum noksanlığında, Magnezyumdan yoksun
bitkiler ayrıca daha küçük, odunsu meyveler üretir.
Bitkilerdeki magnezyum noksanlığı, hepsi benzer semptomlara sahip olduğu için çinko veya klor Noksanlıkleri, virüsler veya doğal
yaşlanma ile karıştırılabilir.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE MANGAN NOKSANLIĞI
Manganese deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Mangan fotosentez ve diğer fizyolojik süreçlerde yer alır, birçok ribozom ve kloroplastın yanı sıra enzimlerin bir parçasıdır.
Mangan noksanlığı ile klorofil, oluşmaz, yapraklar küçük açık sarı lekeler nedeniyle renklenir, damarlar yeşil kalır.
Keskin bir açıkla, bodurluk görülür, bazen büyüme olmaz.
Mangan noksanlığı belirtileri, birbirlerine benzerlik gösterir.
Hafif ve orta derecede noksanlık halinde, genç yapraklarda, damar aralarında hafif renk açılması ortaya Bu renk açılması oldukça
hafif olup, ancak, yaprak ışığa tutulduğunda görülebilir derecededir.
Noksanlığının daha şiddetli olması halinde renk açılması artar ve yaprak ağ görüntüsü alır.
Mangan (Mn) noksanlığı, genellikle demir noksanlığı ile karıştırılan ve bununla ortaya çıkan bir bitki bozukluğudur.
En çok, organik
madde seviyelerinin yüksek olduğu zayıf drene edilmiş topraklarda yaygındır. Mangan bitkilere kullanılamayabilir pH değeri yüksektir.
Etkilenen bitkiler de semptomlar, 'damalı' bir etki yaratmak için en küçük yaprak damarları yeşil kalan yaprakların sararmasını
içerir. Bitki problemden uzaklaşıyor gibi görünebilir, böylece daha genç yapraklar etkilenmemiş gibi görünebilir. Yaprak
yüzeylerinde kahverengi lekeler görülebilir ve ciddi şekilde etkilenen yapraklar kahverengiye döner ve solar.
Toprak yapısının iyileştirilmesi ile önleme sağlanabilir. Fazla kireçleme yapmayın veya kireci giderin.
Bitkilerde mangan noksanlığının fark edilmesi kolay olabilir çünkü Magnezyum noksanlığında (tarım) olduğu gibi yapraklar
sararmaya ve damarlar arası kloroza girmeye başlar. Bu ikisi arasındaki fark, bitkinin tepesine yakın genç yaprakların önce
belirti göstermesidir çünkü Mangan hareketli değildir, magnezyum noksanlığında ise bitkinin dibine yakın yaşlı yapraklarda
belirti gösterir.
Mangan noksanlığınin tedavisi kolaydır ve ev sahiplerinin bu semptomları tedavi ederken çeşitli seçenekleri vardır. Birincisi,
toprak pH'ını ayarlamaktır. Toprak pH'sı bir sorun değilse topraktan veya yapraktan besleme yeterlidir.
ANTEPFISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KALSİYUM NOKSANLIĞI
Calcium deficiency in pistachio cultivation
Noksanlıkları gördüğünüzde, herhangi bir gübre alarak uygulama yapmayın. Mutlaka "Bitki Besleme Uzmanlarından" yardım alın,
onların önerdiği birbirini takip eden gübreleri kullanın.
Kalsiyum Ca2 + olarak bitki kökleri tarafından emilen ikincil besinlerden biridir.
Kalsiyum, Ca-pektat olarak hücre duvarlarının orta tabakasının
bir bileşenidir.
ATP ve fosfolipitlerin hidrolizine katılan bazı enzimler, tarafından bir kofaktör olarak gereklidir.
Kök gelişimi ve işleyişi için önemli bir unsurdur; hücre duvarlarının bir bileşeni; ve kromozom
esnekliği ve hücre bölünmesi için gereklidir.
Kalsiyum noksanlığı, yaprak klorozunun gerçekten azot metabolizmasındaki
değişiklikleri içeren daha geniş bir etkileşimi yansıttığı özel bir durum gibi görünmektedir.
Piruvat kinazın azaltılmış aktivitesi, kalsiyum noksanlığının bir göstergesi olarak kabul edilir.
Antep fıstığında magnezyum noksanlığında kalsiyum noksanlık Belirtileri:
kalsiyum noksanlığı esas olarak, özellikle kış aylarında, yaprak kenarları boyunca ve ana damarlar arasında
klorofilin solması ile karakterizedir.
Soluk alanlarda küçük nekrotik (ölü) lekeler gelişir.
Küçük kalınlaşmış yapraklar şiddetli koşullarda canlılık kaybına ve yaprakların incelmesine neden olur.
Dal geri tepme ve çoklu tomurcuk büyümesi, genellikle bronzlaştırıcı
veya bakır yaprak olarak adlandırılan, meyve suyu veziküllerine sahip olan küçük ve şekilsiz meyvelere sahip yeni yapraklardan gelişir.
Yaprak marjları boyunca kloroz, şekilsiz kalır, genellikle hızla nefes alır.
Kökler az gelişmiş, çürük olabilir.
Ağaç dieback ve bodur Dağılımı gösterir 'Meyveler, kabuğun altında, kabuğun yarılması ve ayrılması ile kırışma ve çatlaklar gösterir
Kalsiyum (Ca) noksanlığı, yetiştirme ortamında biyolojik olarak yetersiz kalsiyum seviyesinin neden olabileceği bir bitki
bozukluğudur, ancak daha sık olarak tüm bitkinin veya daha yaygın olarak etkilenen dokunun düşük terlemesinin bir ürünüdür.
Bitkiler, düşük veya transpirasyon yapmayan dokularda bu tür lokalize kalsiyum Noksanlıklerine duyarlıdır çünkü kalsiyum
floemde taşınmaz. Bunun sebebi bitkiye kalsiyum taşınmasını yavaşlatan su kıtlığı, gövdeden yetersiz kalsiyum alımı veya toprakta çok fazla nitrojen olabilir.
Asidik, kumlu veya kaba topraklar genellikle daha az kalsiyum içerir. Düzensiz toprak nemi ve aşırı gübre kullanımı da kalsiyum noksanlığına neden olabilir.
Zaman zaman, toprakta yeterli kalsiyum olsa bile, çözünmez bir formda olabilir ve daha sonra bitki tarafından kullanılamaz veya
bir "taşıma proteini" ne atfedilebilir. Yüksek fosfor içeren topraklar, çözünmeyen kalsiyum formları oluşturmaya özellikle hassastır.
Bitki hücrelerinde kalsiyum ve magnezyum karşıttır ve antagonistik etkileşimlere sahiptir. Sonuç olarak, optimum büyüme ve uygun
gelişme için bitki içinde kalsiyum ve Magnezyum arasında bir homeostatik denge gereklidir.
Kalsiyum noksanlığı semptomları başlangıçta bodur bitki büyümesine, genç yapraklarda
nekrotik yaprak kenarlarına veya yaprakların kıvrılmasına ve sonunda terminal tomurcukların ve kök uçlarının ölümüne yol açan lokal doku
nekrozu olarak ortaya çıkar. Genellikle ilk önce bitkinin yeni büyümesi ve hızlı büyüyen dokuları etkilenir. Olgun yapraklar
nadiren etkilenir çünkü kalsiyum yaşlı yapraklarda yüksek konsantrasyonlarda birikir. Bitkilerdeki kalsiyum Noksanlıkleri, kısalmış
boy, daha az düğüm ve daha az yaprak alanı ile ilişkilidir.
Bitki hasarının tersine çevrilmesi zordur, bu nedenle derhal düzeltici önlemler alınmalıdır, örneğin 200 ppm nitrojende kalsiyum
nitratın tamamlayıcı uygulamaları. Toprak pH'ı test edilmeli ve gerekirse düzeltilmelidir çünkü kalsiyum noksanlığı genellikle
düşük pH ile ilişkilidir.
Erken meyveler genellikle en kötü semptomlara sahip olur ve bunlar genellikle mevsim ilerledikçe azalır. Özellikle yüksek
sıcaklıklardan önce sulama ve sabit sulama gibi önleyici tedbirler, oluşumu en aza indirecektir.
Bazı bitki hastalıklarında kalsiyumun etkisi (Rahman & Punja, 2009)
The effect of calcium on some plant diseases (Rahman & Punja, 2009)
Bitki |
Hastalık |
Patojen |
Armut |
Köşe çürüklüğü |
Phialophora malorum |
Avokado |
Kök çürüklüğü |
Phytophthora cinnamomi |
Biber |
Kurşuni küf |
Botrytis cinerea |
Brokoli |
Kök uru |
Plasmodiophora brassicae |
Buğday |
Çizgi hastalığı |
Cephalosporium gramineum |
Domates |
Külleme |
Erysiphe orontii |
Elma |
Acı çürüklük |
Colletotrichum gloeosporioides |
Elma |
Alternaria çürüklüğü |
Alternaria spp. |
Elma |
Botrytis çürüklüğü |
Botrytis cinerea |
Fıstık |
Aflatoksin |
Aspergillus flavus |
Fıstık |
Kapsül çürüklüğü |
Pythium myriotylum |
Gül |
Kurşuni küf |
Botrytis cinerea |
Havuç |
Güney yanıklığı |
Sclereotium rolfsi |
Havuç |
Kavite lekesi |
Pythium coloratum |
Havuç |
Siyah kök çürüklüğü |
Chalara elegans |
Hıyar |
Kök çürüklüğü |
Pythium splendens |
Hıyar |
Kurşini küf |
Botrytis cinerea |
Kahve |
Yaprak lekesi |
Mycena citricolor |
Kavun |
Meyve çürüklüğü |
Myrothecium roridum |
Lahana |
Kök uru |
Plasmodiophora brassicae |
Nektarin |
Rhizopus çürüklüğü |
Rhizopus stolonifer |
Patates |
Yumuşak çürüklük |
Erwinia carotovora |
Patlıcan |
Kurşini küf |
Botrytis cinerea |
Pirinç |
Kılıf çürüklüğü |
Sarocladium oryzae |
Şeftali |
Leucostoma kanseri |
Leucostoma persoonii |
Şeftali |
Meyve monilyası |
Monilinia fructicola |
Turunçgil |
Phytophthora kök çürüklüğü |
Phytophthora nicotianae |
Üzüm |
Penicillium çürüklüğü |
Penicillium digitatum |
ANTEP FISTIĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÖRÜLEN HASTALIK VE ZARARLILAR
Diseases and pests seen in pistachio cultivation
Antep
fıstığı
psillidi
Antep fıstığı
dal
güvesi
Antep fıstığı
göz
kurdu
Antep fıstığı meyve iç
kurdu
Antep fıstığı karagöz
kurdu
Antep Fistigi Siyah
Ic Kurdu
Antep
fistigi Yesil Pisillidi
Antep Fistigi Meyve
Ic Guvesi
Antep
fistigi
Dip Kurdu
antep fıstığı Meyve
Kararma
Antep
fistigi
karazenk
ÖNEMLİ NOT
Bahçenizi her ilaçlamanızda eğer sulama veya ilaçlama suyunuzun pH sı 8 - 8.5 ise muhakkak wet yayıcı yapıştırıcı kullanınız.
(Ülkemizin birçok yöresinde toprak ve su pH sı 8- 8.5 hatta 9 a kadar çıkmaktadır.)
Üretilen bütün ilaçlar 6 - 7 pH aralığına göre üretilmektedir.
En Kaliteli ilaçlar dahi 6 ila 15 dakika arasında, % 30 varan oranlarda etkisini kaybetmektedir. (Kesilmiş yoğurt örneği gibi)
BİTKİNİZE AÇ KARNINA İLAÇ VERMEYİN
BİTKİ BESLEME Bitki besini ile birlikte ilaç verin
Buda ilacınızın etkisinin azalmasına neden olacaktır.
Bu nedenle bizim tavsiyemiz holderinize, tankınıza veya sırt pompanıza,
TANK SIRALAMASI Sırasıyla (SIRALAMAYA BOZMAYIN)
1 |
PH DÜŞÜRÜCÜ- YAYICI YAPIŞTIRICI |
İlaçlama suyunun PH sını düşürür, ilacın bozulmasını önler.
İlaçlar bitkiye uygulandıktan sonra ilacın yaprağa yayılmasını sağlar, yapraktan akmasını önler.
|
2 |
ORGANİK GÜBRE |
Bitkinin düzgün ve dengeli beslenmesini sağlar. Meyvelerin albenili, parlak, renkli, iri, dayanıklı, sert, ağır, lezzetli ve hoş kokulu olmalarını sağlar.
|
3 |
İNSEKTİSİT |
BÖCEK İLACI
Zararlı dönemine göre, sayfanın en altındaki zararlılara karşı, bir ilaç kullanın. İlaçların kullanma - hasat sürelerine dikkat edin. |
4 |
FUNGUSİT
|
MANTAR İLACI
(Ayrı bir kapta karıştırdıktan sonra) Hastalık dönemine göre, sayfanın en altındaki zararlılara karşı, bir ilaç
kullanın. İlaçların kullanma - hasat sürelerine dikkat edin. |
5 |
DİĞER |
Teknik elemanlarımızca önerilen diğer iz elementler. |
Mümkün olduğunca hepsini bir arada kullanmaya çalışın, maliyetleri düşürün.
AŞAĞIDAKİ ÜRÜNLERİ HER SENE DÜZENLİ KULLANIN
KİREÇ ÇÖZÜCÜ |
Sezon başında kireçli topraklarda muhakkak kullanılmalı. Kılcal köklerin etrafını sarmış kireç kaymak tabakasını yok eder.
|
DÖNÜME 1 KG
damla sulama ile |
KÖKLENDİRİCİ |
Hücre bölünmesini hızlandırır. Dolayısıyla, bitkinin büyümesi ve gelişmesi de hızlanır.
Kök oluşumunu ve gelişimini hızlandırır.
Köklerİ kuvvetlendirir. Köklerin, özellikle uzunlamasına, büyümesi ve gelişmesi üzerine uyarıcı etkisi vardır.
|
|
ORGANİK GÜBRE
|
Çiçeklenmeden önce 1. uygulama,
meyve tutumunda 2. uygulama,
hasattan 45 gün önce 3. uygulama yapılır
Gereksinim duyulan bütün dönemlerde 300 gr / 100 lt su ile olmak üzere 2 uygulama.
|
200-300 |
DEMİRLİ GÜBRE
|
En sık görülen bitki besin noksanlığıdır.
Toprak olumsuzlukları bitkilerin, toprakta olan demiri kullanmasını engeller
Toprak analizlerini mutlaka yaptırın |
125-150 cc |
POTASYUMLU GÜBRE |
Ürünün RENK ve AROMA sını AĞIRLIK ve KALİTE sini İRİLİK ve SERT liğini belirleyen potasyumu yüksek oranda içerir.
Özellikle meyve ve sebze yapraklarında görülen yaprak kenarındaki kurumayı önler ve ürün artışını sağlar.
|
|
DAMLA SULAMA |
AZOT, FOSFOR, DENGELİ, POTASYUM
Her dönem düzenli kullanılmalı. Bitkinin NPK sı karşılanmalı
|
2-3 kg |
ÖN KARIŞIMLA KONTROL EDİNİZ
Her ilaçlamada gübre muhakkak kullanılmalıdır.
Gübreler bitkilerin strese girmesini önler. Bitkilerin mikro element ihtiyaçlarını karşılar.
Meyve tutumunu ve meyvelerin kalitesini arttırır.
Gübrelemede esas, toprak ve yaprak analizlerinin yapılmasıdır. Buna göre de eksikler giderilmelidir.
Bitkinin yeterli ve dengeli beslenememesi sonucunda, bitki gelişiminin tam olmaması, verim düşüklüğü ve kalite bozukluğu gibi sorunlarla
karşılaşılmaktadır.
Antepfıstığında görülen periyodisitenin (düzensiz verim), bitkinin beslenmesi ile ilgili olduğunu belirten birçok
araştırma mevcuttur.
Besin elementlerince fakir, kıraç ve susuz arazilerde yetişen antepfıstığının mutlaka gübrelenmesi gerekir.
Zamanında ve tekniğine uygun olarak yapılacak gübreleme, antepfıstığının gelişiminde büyük oranda katkı sağlamakta, verimi arttırıp
periyodisite yi azaltmaktadır.
Gübrelemede esas, toprak ve yaprak analizlerinin yapılmasıdır.
Buna göre de eksikler giderilmelidir.
Antep fıstığı yetiştiriciliğinde görülen periyodizitenin (düzensiz verim) bitki beslenmesi ile ilgili olduğunu belirten birçok araştırma
mevcuttur.
Besin elementlerince fakir, kıraç ve susuz arazilerde yetişen Antep fıstığının gübrelenmesi zorunluluk arz etmektedir.
Antep Fıstığı Yetiştiriciliğinde ocak ayında, mümkün olduğu kadar derine verilmek üzere (25 cm) ya ağacın taç iz düşümüne açılacak banda, ya da
özellikle plantasyonlarda, ağacın taç iz düşümü kenarına açılacak çizgilere, fosforlu gübre uygulaması yapılmalıdır.
Ağacın yaşı ve toprağın yapısı göz önüne alınarak ağaç başına 1-3 kg triple süper fosfat gübresi verilebilir.
Antep fıstığının yetiştiği yöre toprakları çoğunlukla kireçli yapıya sahiptirler.
Bu nedenle azotlu asit karakterli gübreler kullanılmalıdır.
Şubat ayında ağacın yaşı ve toprağın özelliği göz önüne alınarak, 2-5 kg arasında olmak üzere, amonyum sülfat gübresi taç izdüşümüne verilip,
tırmık veya çapa ile
toprağa iyice karıştırılmalıdır. Antep fıstığı yetiştiriciliğinde yapılacak toprak ve yaprak analizlerine göre noksanlığın
görüldüğü bahçelerde, fosfor uygulamasıyla ağaç başına 0,5-1 ,5 kg potasyum sülfat verilmelidir.
Zamanında ve tekniğine uygun olarak yapılacak
gübreleme, Antep fıstığının gelişimine büyük oranda katkı sağlamakta, verimi arttırıp, periyodisiteyi azaltmaktadır.
Ağacın verdiği tohumlarını yaygın gıda olarak tüketilmektedir.
Pistacia vera genellikle Pistacia cinsindeki fıstık olarak da bilinen diğer türlerle karıştırılır.
Bu diğer türler coğrafi dağılımları (vahşi doğada) ve çok daha küçük ve yumuşak bir kabuğa sahip olan tohumlarıyla ayırt edilebilir.
2017 itibariyle İran, dünyadaki antepfıstığı üretiminin yarısından fazlasını oluşturdu.
Tarihçe
Fıstık ağacı, bugünkü İran ve Afganistan dahil olmak üzere Orta Asya bölgelerine özgüdür.
Arkeoloji, fıstık tohumlarının MÖ 6750 gibi erken bir zamanda yaygın bir besin olduğunu göstermektedir.
Habitat
Antep fıstığı bir çöl bitkisidir ve tuzlu topraklara karşı oldukça toleranslıdır.
3.000-4.000 ppm çözünür tuzlara sahip su ile sulandığında iyi büyüdüğü bildirilmiştir.
Fıstık ağaçları doğru koşullarda oldukça dayanıklıdır ve kışın −10 C ile yaz aylarında 48 C arasındaki sıcaklıklarda hayatta kalabilir.
Güneşli bir pozisyona ve iyi drene edilmiş toprağa ihtiyaçları var.
Antep fıstığı ağaçları yüksek nem koşullarında kötü performans gösterir ve çok fazla su alırsa ve toprak yeterince serbest drene
değilse kışın kök çürümesine karşı hassastır.
Meyvenin uygun şekilde olgunlaşması için uzun, sıcak yazlar gereklidir.
Özellikleri
Ağaç 10 m boyunda büyür. 10-20 santimetre uzunluğunda yaprak döken pinnate yaprakları vardır.
Fıstık ağacı, Çeşit: Napoletana Meyve, yenilebilir kısım olan uzun bir tohum içeren bir drupadır.
Meyvenin sert, krem rengi bir dış kabuğu vardır. Tohum, leylak rengi bir cilde ve kendine özgü bir tada sahip açık yeşil ete sahiptir.
Meyve olgunlaştığında, kabuk yeşilden sonbahar sarı / kırmızıya dönüşür ve aniden
kısmen açılır. Bu ayrılma olarak bilinir ve sesli bir pop ile olur.
Yarma açık, insanlar tarafından seçilen bir özelliktir. Ticari çeşitler ne kadar tutarlı bir şekilde açık ayrıldıklarına göre değişir.
Her bir fıstık ağacının her iki yılda bir yaklaşık 50 kilogram tohum veya yaklaşık 50.000 tohum ortalaması vardır.
Antep fıstığının kabuğu doğal olarak bej bir renktir, ancak bazen ticari fıstıklarda kırmızı veya yeşil olarak boyanır.
Başlangıçta, tohumlar elle toplandığında oluşan kabuklardaki lekeleri gizlemek için ithalatçılar tarafından boya uygulandı.
Çoğu antep fıstığı artık makine tarafından seçiliyor ve kabuklar boyasız kalıyor, bu da köklü tüketici beklentilerini karşılamak
dışında boyamayı gereksiz kılıyor.
Yetiştirme
Fıstık ağacı uzun ömürlüdür, muhtemelen 300 yıla kadar. ağaçlar ekilir meyve bahçeleri ve önemli üretim ulaşması yedi ile on yıl yaklaşık alır.
Üretim alternatif veya iki yılda bir, yani hasat alternatif yıllarda daha ağırdır. Pik üretime yaklaşık 20 yıl var.
Hasat işlemini kolaylaştırmak için ağaçlar genellikle budama boyutuna getirilir. Bir erkek ağaç, sekiz ila on iki drupe taşıyan dişi
için yeterlipolen üretir.
Gövde ve kurutmadan sonra, antep fıstığı açıkağızlı ve kapalı ağızlı kabuklara göre ayrılır, daha sonra fıstık çekirdekleri üretmek için
özel makinelerle kavrulur veya işlenir.
2017 yılında, dünyadaki antepfıstığı üretimi yaklaşık 1,1 milyon ton olup, İran ve ABD önde gelen üreticiler olarak birlikte toplamın
% 75'ini oluşturmuştur. İkincil üreticiler Çin, Türkiye ve Suriye’dir.