Soğuk stresi genellikle 0-
Sıcak seven tropik ve yarı tropik bitkiler 15 C’ın altındaki sıcaklıklarda soğuk stresi gösterirler.
Soğuk iklim bitkileri ise bu sıcaklıklara kolaylıkla adapte olarak gelişimlerini sürdürürler.
Turunçgiller, pamuk, çeltik, şeker kamışı, soya fasulyesi ve patates gibi bitkiler don oluştuğunda ya da donma derecesinin biraz üzerindeki sıcaklıklarda zarar görürler.
Muz gibi kimi tropik bitkiler ise 13 C’ın altındaki sıcaklıklarda birkaç saat içerisinde zarar görürler.
Bu nedenle muzların buzdolabında saklanması doğru değildir.
Soğuk stresinde ortaya çıkan zararın derecesi soğuğun şiddetinin yanında soğukta kalma süresine ve ortam sıcaklığının soğuktan sıcağa dönüşmesindeki süreye de bağlıdır.
Duyarlı bitkilerde soğuk stresinin ilk belirtisi toprakta yeterli su bulunmasına rağmen bitki yapraklarının solmasıdır.
Bu durum üç nedenle gerçekleşir;
a) Düşük sıcaklıkta köklerde hücre zarlarının geçirgenliğinin azalması nedeniyle yeterli suyun alınamaması
b) Suyun viskozitesinin artması (Viskozite, akışkanın akmaya karşı gösterdiği iç direnç olarak tanımlanabilir. Tersi akışkanlık)
c) Soğukta gözeneklerin açık kalması ya da çok az kapanması
Bu nedenlerden dolayı aynı zamanda su stresi de oluşmaktadır.
Ancak su stresinin oluşması bitki için soğuğa karşı direnç sağlayacağından koruyucu bir duruma da neden olmaktadır.
(Sıcaklığın yavaş düşmesi bitkinin su miktarını kademeli olarak azaltmasına imkan vereceğinden donmasını ve zarar görmesini önler.)