TARIMDA DÜŞÜK SICAKLIĞIN ZARARLI ETKİLERİ
Bitkilerde hücreleri ve hücreler arası boşlukları dolduran suyun sıcaklığı donma
noktasına, hatta buna yakın derecelere düştüğünde, ölümle sonuçlanan
zararlanmalar meydana gelmektedir.
Aslında bitkilerde soğuk zararı, sıcaklığın minimum gelişme derecesinin altına
düşmesi ile başlamaktadır.
Bu devrede fotosentetik aktivitenin sona ermesi ile
bitki zorunlu dinlenmeye girmektedir.
Dokularda sıcaklığın donma derecesine düştüğü durumlarda, özellikle hücreler
arası boşluklardaki suyun donması sonucu oluşan buz kristalleri, hücre
duvarlarını parçalayarak hücrelerin mekanik olarak zararlanmalarına yol
açmaktadır.
Bunun sonucu olarak, hücre öz suyunun ortamdan çekilmesi, aynı
zamanda yapısında bulunan proteinlerin koagüle olmasından dolayı
protoplazmanın pıhtılaşmasına, enzimlerin etkisiz kalmasına neden olmaktadır.
Kışın, soğuk nedeniyle kökler tarafından suyun alımının azalması, herdem yeşil
bitkilerde
transpirasyonla kaybedilen suyun karşılanmamasına neden olarak doku kurumalarına
yol açmaktadır.
Yetiştiricilik sırasında, özellikle çiçeklenme dönemindeki düşük sıcaklıklar (10
C’nin altında) meyve ve sebzelerde meyve tutumu sorunlarının ortaya çıkmasına
neden olur.
Çünkü, bu sıcaklıklarda tozlanma ve döllenme için gerekli olan çiçek
tozlarının gelişememesi veya gelişse bile çimlenme yeteneğinde olmaması, dişicik
tepesinin çiçek tozlarını kabul etmemesi gibi nedenlerle döllenme sorunları
ortaya çıkar.
Bunun yanında döllenme meydana gelse bile meyve irileşemez, küçük
kalır.
Bu da verim ve kalitenin düşmesine neden olur.
Bu tür sorunlara özellikle
örtüaltı sebze tarımında rastlanır.
Örneğin, domates, patlıcan ve biberde partenokarp meyve oluşumu gibi meyvenin
olgunlaşması sırasındaki düşük sıcaklıklar rengin yeterince oluşamamasına, kabuk
veya yapraktaki kütiküla tabakasının kalınlaşmasına neden olarak kalitenin
düşmesinde etkili olur..
Bitkinin morfolojik anatomik ve kimyasal yapısı, düşük sıcaklığın derecesi ve
süresi, sıcaklığın düşme hızı,bitkinin gelişme devresi ve büyüme hızı ile düşük
sıcaklık koşullarına adaptasyon yeteneğine göre büyük ölçüde değişmektedir.
Örnek: baklagiller ve tatlı patates gibi bazı bitkiler donma noktasının çok az
üstündeki sıcaklıklara bile duyarlıdırlar.
Soğuğa dayanım
Soğuğa dayanıklı bitkiler ile duyarlı olanlar fizyolojik olarak
farklılık göstermektedirler.
Dayanıklı bitkilerin hücrelerinde artan düzeyde
donmayan bağlı su, suda erir karbonhidratlar ve daha az serbest su
bulunmaktadır.
Serbest su 0 C’de donarken, şeker benzeri maddelerin artışının
neden olduğu osmotik olarak bağlı su antifriz görevi yapmaktadır.
Koloidal
olarak tutulan su daha düşük donma noktasına sahiptir.
Örneğin, asmalarda budama sırasında aşırı yükleme ile oluşan ağır ürün yılını
takiben oluşan kış don zararı, dokuların düşük şeker kapsamları ile ilişkili
olmaktadır.
Bitkilerin soğuğa dayanımları, şeker birikiminin artmasına neden
olacak önlemler ile artırılabilmektedir.
Bahçe bitkilerinde zarara yol açan düşük sıcaklıklar ortaya çıktıkları döneme
göre üç ana başlıkta inceleyebiliriz:
1) Kış soğukları
2) İlkbahar geç donları
3) Sonbahar erken donları