Ürünler Yetiştiricilik Süs bitkileri Yet Hastalıklar Zararlılar İletişim
Bitkilerin, Tüm Besin İhtiyaçlarını Karşılayan En Kaliteli Gübrelerin Toptan Satışı

Bitkilerde & Mangan Noksanlığı

Yetiştiricilik Bilgileri & Besin Noksanlıkları & Noksanlığın Giderilmesi & Hastalıkları & Zararlıları

Toprakta bulunan mangan bileşikleri ile toprak pH'i arasında yakın bir ilişki vardır.
Asit topraklarda mangan bileşiklerinin çözünürlüğü nedeniyle mangan alınabilirliği oldukça yüksektir.
Buna karşılık, pH'i yüksek topraklarda mangan alınabilirliği düşüktür.
pH'm bir birim yükselmesi ile çözünen Mn+2 iyonu miktarı 100 kez azalmaktadır.
Bu nedenle de pH'i yüksek olan topraklarda yetiştirilen bitkilerde mangan noksanlığı sık görülür.
Bitkilerde mangan noksanlığı çoğu kez kireçli, pH'i yüksek topraklar üzerinde yetiştirilen bitkilerde görülür.
Böyle durumlarda toprağa mangan sülfat gibi tuzlar vermek genellikle yarar sağlamaz.
Çünkü toprağa verilen Mn+2 kısa sürede yükseltgenir ve alınamaz hale geçer.
Bu gibi topraklara eğer mangan gübresi verilecekse, serpme yerine, banda uygulama tercih edilmelidir.
Zira böylece Mn+2'nin oksitlenmesi azaltılır veya geciktirilir. Manganlı gübrelerin yaprağa uygulanmaları mümkündür.
Manganlı gübre olarak kullanılmak üzere çeşitli Mn-şelatlar üretilmektedir.
Ancak şelatlanmış Mn kolayca diğer bazı katyonlar tarafından yerinden çıkarılabilmektedir.
Bu nedenle Mn-şelatların da toprağa verilmeleri pek yararlı olmamaktadır.
Yaprak gübrelemelerinde % 1'lik MnSOç çözeltisi veya dekara 10-50 gr Mn hesabıyla şelatlı gübreler kullanılabilir.
Manganın bitkide hareket kabiliyeti iyi olmadığından, yaprak uygulamaları genellikle iki, üç kere tekrarlanmalıdır.
Toprağa verilecekse dekara 3 kg Mn hesabıyla MnS04 verilebilir
Bitkilerin Mn kapsamları çoğunlukla 20– 400 ppm arasında bulunmaktadır.
Bununla birlikte birçok bitkide yapraklarda 20-25 ppm ve üzerinde Mn bulunması bitki için yeterli olmaktadır.
Bitkide hücre organelleri içerisinde mangan noksanlığına karşı en duyarlı olan organeller kloroplastlardır.
Mangan noksanlığında kloroplast oluşumu bozulur. Mangan noksanlığı çeken bitkilerde hücreler küçülür, hücre duvarı hâkim duruma geçer.
Mangan noksanlığına ait simptomlar magnezyum noksanlığına benzer.
Yapraklarda damarlar arasında sararma görülür.
Ancak magnezyum noksanlığında simptomlar önce yaşlı yapraklarda görülmesine karşılık, mangan noksanlığı genç yapraklarda görülür.
Dikotiledon bitkilerde mangan noksanlığında damarlar arası kloroza ilave olarak, yapraklarda sarı noktalar halinde lekeler oluşur.
Monokotiledon bitkilerde, özellikle yulafta yaprakların alt bölümlerinde yeşilimsi gri benekler ve çizgiler oluşur.
Yulafta sık görülen mangan noksanlığının bu belirtisine gri benek hastalığı adı verilmektedir.
Noksanlıktan etkilenen bitkinin turgoru bozulur ve hastalığın ileri aşamasında yapraklar orta kısımlarından kırılarak üst bölümleri aşağı sarkar.
Buğday ve arpa bitkilerinde noksanlık simptomları da yulaftakine benzer, ancak daha az belirgin haldedir.
Mangan noksanlığının görülme sıklığı ve şiddeti mevsimsel koşullara da bağlıdır.
Noksanlık genellikle soğuk ve yağışlı mevsimlerde şiddetli görülmektedir.
Bu koşullarda kökün metabolik aktivitesi düşmekte ve mangan alımı azalmaktadır.
Mangan noksanlığına en duyarlı sebzeler, fasulye, soğan, bezelye, salatalık, domates; en az duyarlı sebze pırasa olup diğer sebzeler orta derecede duyarlıdırlar.
Tarla bitkileri ve meyvelerden mangan noksanlığına özellikle duyarla olanlar yulaf, bezelye, şeker pancarı, patates, pamuk, yer fıstığı, elma, kiraz ve turunçgillerdir.

BİTKİ BESİN NOKSANLIĞI OLMASINI BEKLEMEYİN
Besin elementi eksikliği görülen bitkiler daha az dirençlidir ve çeşitli hastalıklara karşı daha duyarlıdır. Bitki besin noksanlığı görülmeden, düzenli bitki besleme yapınız. Aşağıdaki noksanlıklar görüldüğünde,

“ARAMAKTAN ÇEKİNMEYİN”

Bahçenize en uygun gübreyi seçmenize yardımcı olalım. Noksanlıkların önüne geçmek için, ilk yapraklar serçe gagası kadar olduğundan itibaren düzenli gübre kullanınız.
Noksanlıklar yaprakta görüldüğü anda müdahale edilirse noksanlık düzelebilir, noksanlık meyveye geçtiğinde geriye dönüş yoktur.

Hıyar bitkisi mangan noksanlığına çok duyarlıdır.
Noksanlık yapraklarda ağ şeklinde yeşilimsi sari veya tamamen sari kloroz şeklinde görülür.
Başlangıçta en ince da­marlar dahi yeşil renklerini korurlar.
Sonraları ana damarlar dışında renk sarı ve sarımsı beyaza döner.
Kahve renkli lekeler oluşur.
Uç yapraklar neredeyse tamamen beyaz olurlar.
Büyüme geriler ve yeni çıkan yapraklar küçük kalırlar.

Domates bitkisi de mangan noksanlığına oldukça duyarlı bir bitkidir.
Noksanlık kendini yapraklarda ince damarlar arasında renk açılması şeklinde belli eder.
En ince damarlar dahil, yeşil damarlar arasında, damarlarla çevrelenmiş açık renkli adacıklar halinde bir görüntü oluşur.
Oldukça tipiktir.
Daha sonra hücrelerin ölmesi neticesinde yaz lekeler kahverengine döner.
Yaprak saplan ve gövde üzerinde de kahve ve siya kahve renkli nekrotik lekeler oluşur.
Noksanlık sürerse büyüme noktaları ölür.
Noksanlık şiddetli ise çiçek ve meyve azalır.
Meyvede şeker ve C vitamini kapsamı düşük olur.

Marulda noksanlık tüm bitkide rengin sarıya çalan yeşil veya belirgin sarı görüntü almasına neden olur.
Öncelikle yaşlı yapraklarda damarlar arasında renk açılır.
Kahverengi noktalar şeklinde nekrozlar oluşur.
Bu lekeler özellikle yaşlı yapraklarda yaprak kenarlarında kendini gösterir.
Antosiyan içeren çeşitlerde kırmızımsı renk görülür.

Kireçli topraklar üzerinde yetişen turunçgillerde mangan noksanlığı sık görülür.
Esasen kireçli topraklarda elma, armut, kiraz, erik gibi meyve ağaçlarında da m noksanlığına oldukça sık rastlanır.
Özellikle uzun süren kurak dönemlerden ve uzun süren yağışlı havalardan sonra mangan noksanlıkları ortaya çıkabilmektedir.
Meyve ağaçlarında mangan noksanlığı simptomları birbirlerine benzerlik gösterir.
Hafif ve orta derecede noksanlık halinde, genç yapraklarda, damar aralarında hafif renk açılması ortaya Bu renk açılması oldukça hafif olup, ancak, yaprak ışığa tutulduğunda görülebilir derecededir.
Noksanlığının daha şiddetli olması halinde renk açılması artar ve yaprak ağ görüntüsü alır.
Daha sonraki aşamada, için yaprak yüzeyini beyazımsı sarı renkli noktalar kaplar.

Meyve ağaçlarında mangan noksanlığı simptomları, kolaylıkla, demir noksanlığı ile karıştırılabilir.
Yaprak analizleri doğru teşhis için önemli bir araçtır. 25 - 30 ppm az Mn bulunursa, mangan noksanlığı muhtemeldir.
20 ppm'den düşük Mn ise kesin noksanlığa işaret eder.
Taş çekirdekli meyvelerden şeftali, kaysı ve erik ağaçlarına göre daha çok mangana ihtiyaç gösterir.

Asmada yaprak yüzeyinde uniform bir sararma olur.
Yapraklar normalden ve açık yeşil renklidirler.
Zamanla çok sayıda, küçük nekrotik lekeler ortaya çıkar sonunda sarı bölgeler kahverengine döner ve yaprak ölür.

Çilek bitkisinde yapraklarda damarlar ve yaprak kenarları koyu yeşil renkli görünürler.
Aralarda renk donuk sarımsı yeşildir.
Menekşe ve kahve renkli noktalar olu, noktalar yaprak kenarlarına doğru daha yoğundur.
Simptomlar orta yapraklarda kendini gösterir.

Çiçekli süs bitkilerinde mangan noksanlığı, diğer bitkilerde tarif edilenlere 1 simptomlara neden olur.
Ancak yaprağın ve damarların, şekline göre bazı değişiklikler olur.

Şeker pancarı ve yemlik pancarda genç yapraklar açık, parlak yeşil renkli olurlar.
Yaşlı yapraklarda ağ şeklinde veya noktalar halinde klorotik lezyonlar oluşur.
Özellikle yaşlı yapraklarda damarlar koyu yeşil renklerini korurlar.
Yapraklar kenarlardan içe doğru kıvrıktırlar.

Patateste en genç yapraklar açık renkli ve solgun görünümdedirler.
Genç yaprakların damar aralarında renk açılarak kloroz çıkar ve hemen arkasından çok sayıda kahverengi noktalar şeklinde lekeler çıkar.
Lekeler daha çok ana damar çevresinde toplanırlar ve yaprak sapına doğru iyice sayıları artar.
Bitki bodur kalır.

Fasulye çeşitlerinde mangan noksanlığında, genç yapraklarda damarlar arasında benekli ağ şeklinde kloroz görülür ve aynı anda yaprak kenarlarında noktalar halinde nekrozlar oluşur.
Noksanlığın şiddetli olması durumunda, nokta çeklindeki bu nekrozlar birleşerek geniş lekeler oluştururlar.
Yaprak kenarları kıvrılır ve kurur.
Eğer noksanlık uzun ire şiddetli şekilde devam ederse yaşlı yapraklarda da damarlar arası sararma olur ve yapraklar ölür.
Tane oluşumu yok gibidir, olan tanelerin üzerinde de kahve - siyah renkli lekeler mevcuttur.

Mısırda genç ve yaşlı yapraklarda, yaprakların orta kısımlarında sarımsı yeşil çizgiler oluşur.
Benzer kloroz demir noksanlığında da görülmekle beraber, demirde bu simptomlar başlangıçta sadece genç yapraklardır.
Mangan noksanlığının şiddetli olması duru­munda sarı renkli çizgiler nekrotik bir hal alır ve iyice beyaza döner.
Genç yapraklar çıkarken genelde beyaz soluk yeşildirler.
Noksanlık hafif olsa dahi ürün miktarında azalma kaçınılmazdır.

Çeltik bitkisinde daha çok genç yapraklarda, damarlar arasında sarı ve açık yeşil çizgiler oluşur.
Yaşlı yapraklar da sarımsı yeşil renktedirler.
Çizgiler yaprak ucundan başlayarak damarlara paralel olarak orta kısımlara doğru yayılır.
Daha sonra koyu kahve renkli, nekrotik lekeler oluşur.
Yeni çıkan yapraklar kısa, dar ve açık yeşil renkli olurlar ve hızlı bir şekilde nekroz geliştirirler.
Kardeşlenme çok zayıftır veya hiç yoktur.
Kök ge­lişmesi gerilemiştir.
Tane oluşumu ise ya yoktur veya çok azdır.

ÖNEMLİ NOT
Bahçenizi her ilaçlamanızda eğer sulama veya ilaçlama suyunuzun pH sı 8 - 8.5 ise muhakkak wet yayıcı yapıştırıcı kullanınız.
(Ülkemizin birçok yöresinde toprak ve su pH sı 8- 8.5 hatta 9 a kadar çıkmaktadır.)
Üretilen bütün ilaçlar 6 - 7 pH aralığına göre üretilmektedir.
En Kaliteli ilaçlar dahi 6 ila 15 dakika arasında, % 30 varan oranlarda etkisini kaybetmektedir. (Kesilmiş yoğurt örneği gibi)
BİTKİNİZE AÇ KARNINA İLAÇ VERMEYİN
BİTKİ BESLEME Bitki besini ile birlikte ilaç verin
Buda ilacınızın etkisinin azalmasına neden olacaktır.
Bu nedenle bizim tavsiyemiz holderinize, tankınıza veya sırt pompanıza,
TANK SIRALAMASI Sırasıyla (SIRALAMAYA BOZMAYIN)
1 PH DÜŞÜRÜCÜ- YAYICI YAPIŞTIRICI İlaçlama suyunun PH sını düşürür, ilacın bozulmasını önler.
İlaçlar bitkiye uygulandıktan sonra ilacın yaprağa yayılmasını sağlar, yapraktan akmasını önler.
2 ORGANİK GÜBRE Bitkinin düzgün ve dengeli beslenmesini sağlar. Meyvelerin albenili, parlak, renkli, iri, dayanıklı, sert, ağır, lezzetli ve hoş kokulu olmalarını sağlar.
3 İNSEKTİSİT BÖCEK İLACI
Zararlı dönemine göre, sayfanın en altındaki zararlılara karşı, bir ilaç kullanın. İlaçların kullanma - hasat sürelerine dikkat edin.
4 FUNGUSİT MANTAR İLACI (Ayrı bir kapta karıştırdıktan sonra)
Hastalık dönemine göre, sayfanın en altındaki zararlılara karşı, bir ilaç kullanın. İlaçların kullanma - hasat sürelerine dikkat edin.
5 DİĞER Teknik elemanlarımızca önerilen diğer iz elementler.

Mümkün olduğunca hepsini bir arada kullanmaya çalışın, maliyetleri düşürün.
AŞAĞIDAKİ ÜRÜNLERİ HER SENE DÜZENLİ KULLANIN

KİREÇ ÇÖZÜCÜ
Sezon başında kireçli topraklarda muhakkak kullanılmalı. Kılcal köklerin etrafını sarmış kireç kaymak tabakasını yok eder. DÖNÜME 1 KG
damla sulama ile
KÖKLENDİRİCİ Hücre bölünmesini hızlandırır. Dolayısıyla, bitkinin büyümesi ve gelişmesi de hızlanır. Kök oluşumunu ve gelişimini hızlandırır.
Köklerİ kuvvetlendirir. Köklerin, özellikle uzunlamasına, büyümesi ve gelişmesi üzerine uyarıcı etkisi vardır.
ORGANİK GÜBRE Çiçeklenmeden önce 1. uygulama,
meyve tutumunda 2. uygulama,
hasattan 45 gün önce 3. uygulama yapılır
Gereksinim duyulan bütün dönemlerde 300 gr / 100 lt su ile olmak üzere 2 uygulama.
200-300
DEMİRLİ GÜBRE En sık görülen bitki besin noksanlığıdır. Toprak olumsuzlukları bitkilerin, toprakta olan demiri kullanmasını engeller
Toprak analizlerini mutlaka yaptırın
125-150 cc
POTASYUMLU GÜBRE Ürünün RENK ve AROMA sını AĞIRLIK ve KALİTE sini İRİLİK ve SERT liğini belirleyen potasyumu yüksek oranda içerir. Özellikle meyve ve sebze yapraklarında görülen yaprak kenarındaki kurumayı önler ve ürün artışını sağlar.
DAMLA SULAMA AZOT, FOSFOR, DENGELİ, POTASYUM
Her dönem düzenli kullanılmalı. Bitkinin NPK sı karşılanmalı
2-3 kg
ÖN KARIŞIMLA KONTROL EDİNİZ
Her ilaçlamada gübre muhakkak kullanılmalıdır.
Gübreler bitkilerin strese girmesini önler. Bitkilerin mikro element ihtiyaçlarını karşılar.
Meyve tutumunu ve meyvelerin kalitesini arttırır.
Gübrelemede esas, toprak ve yaprak analizlerinin yapılmasıdır. Buna göre de eksikler giderilmelidir.